Covid-19 virüsünün 2019 yılının son aylarında ortaya çıkışı ile birlikte müzik dünyası yeni yolculuğuna başladı. Zorlu geçen bir 2020’nin ardından 2021 yılında müzik dünyası, daha umut verici ve geleceği yönlendiren yenilikçi yaklaşımıyla 2022’yi, endişelere rağmen, karşılamaya hazır görünüyor. İşte 2021’de müzik dünyasında yaşananlar…
Canlı Sektöre Dönüldü
Hiç kuşkusuz ki müzik dünyasının en can alıcı gelişmeleri canlı sektörde yaşandı. Konser iptalleri, turne ertelemelerinin yanı sıra festivaller, müzik fuarları farklı alternatiflerle yeni iş planlarını sundular. 2020’de başlayan bu süreçte özellikle festivaller ve müzik fuarları ağırlıklı olarak dijital ortama taşınmıştı. 2021’de aşıda yaşanan gelişmelerle birlikte ve bazı ülkelerde uygulanan test etkinlikleri sonrasında yılın ikinci yarısından sonra canlı etkinlikler yeniden hareketlendi. Bu, müzik dünyası için umut verici bir gelişmeydi.
Ünlü konser ve festival organizasyon şirketi Live Nation son gelir açıklamasında ciddi artışlar bildirdi. Birinci dönem açıklamasında 2020 yılının birinci dönemine göre gelirlerinin % 79 oranında düştüğünü bildirmişken, üçüncü çeyrek açıklamasında 2020 yılının üçüncü çeyreğinde 184 milyon ABD doları civarında olan gelirlerinin 2021 yılının üçüncü çeyreğinde yaklaşık 2,7 milyar ABD dolarına çıktığını bildirildi. Live Nation bunu “Hayata geri dönüşe işaret” olarak kabul etti.
TOBB verilerine göre pandemi öncesine göre % 73’ler civarında bir düşüşün yaşandığı dönemin ardından Türkiye’de de canlı etkinlikler oldukça ilgi gördü ve konser izleyicileri özlemlerini giderdiler.
Pandemiden sadece konserler, turneler, festivaller değil, canlı müzik mekânları da ciddi ölçüde etkilenmişti. Ancak Amerika ve İngiltere gibi ülkelerde farklı nitelikte mekânlara getirilen kısıtlamalar eleştirilere sebep oldu ve bu yüzden gelir kayıpları yaşandığı eleştirileri yapıldı. Ülkemizde de örneğin gece 11’den sonra müzik kısıtlamalarının getirilmesi vb. gibi uygulamalar gece ekonomisinde olumsuz etkilere yol açtı.
Özellikle mekânların da yeniden açılması ile 2021’in ikinci yarısından sonra müzik dünyası, etkinlikler için yeni kurallarını ortaya koydu. PCR testleri ve aşı kartları bunların en başında geliyordu. Ülkemizde de önce PCR testi zorunluluğu, sonrasında da aşı zorunluluğu etkinlikler için şart koşuldu.
Ağırlıklı olarak canlı sektörün vurgun yemesi ile müzik dünyasının ekonomik olarak küçülmesi üzerine, hükümetler müzik sektörü dahil çeşitli kültür sektörlerine hem finansal hem teşvik desteklerini 2020 yılında zaten açıklamışlardı. Canlı sektörü temel alan bu destekler 2021 yılında çeşitli sigorta programlarıyla güçlendirildi. Devletlerin Covid kısıtlamaları nedeniyle, etkinliğin yasal olarak gerçekleşememesi halinde ortaya çıkan masrafları karşılayacak olmaları, bilet satışlarında indirimli KDV oranları bunlardan bazılarıydı. Ülkemizde de ilk destek programı 2020 Aralık ayında açıklanmış, müzik meslek birlikleri, çeşitli dernek ve sendikalarla gerçekleştirdiği toplantıda salgın döneminde canlı performansların sona ermesi nedeniyle temel ihtiyaçlarını karşılayamayan yorumcu, eser sahipleri, müzisyen ve müzik emekçilerine 1.000’er TL maddi destek yapılacağı duyurulmuştu.
Öte yandan pandemi sonrasında ayakta kalamayan organizasyonlar da vardı. 2021’e damgasını vuran en önemli gelişme 1967 yılından bu yana Cannes’da düzenlenen MIDEM’in artık yapılamayacağı haberiydi. MIDEM bütün müzik dünyasının kalbinin attığı, ikonlaşmış bir etkinlikti ve pandemi ile son buldu.
Canlı Streamlerin Geleceği Tartışılmaya Devam Etti
2020 yılında başlayan canlı streamler 2021’de de devam etti. Ancak canlı streamlerin canlı konserlerin yerini doldurup doldurmayacağı her zaman bir tartışma konusu oldu. Buna rağmen özellikle büyük organizasyon ve biletleme şirketleri yatırımlarını canlı streamlere de kaydırdılar. Örneğin Live Nation, Veeps’i alarak canlı stream donanımlarını geliştirdi ve programlarını artırdı. Ticketmaster, “Ticketmaster Livestream”i başlattı. Öte yandan Bandsintown hız kesmeden bu alandaki gelişmelerini sürdürdü.
Bandsintown’nun 2021 Nisan ayında yayınlanan 7.688 kişiyi kapsayan son anket verilerine göre izleyicilerin % 86’sı son 12 ay içinde en az bir canlı müzik yayını izledi, % 31’i ise yedi veya daha fazla canlı stream dinledi. % 62’si canlı yayın için ödeme yaparken, % 55’i fiziki konserler başlasa bile izlemeye devam edeceklerini söyledi. Bu arada, ankete katılan müzisyenlerin % 70’i geçen yıl sürekli canlı yayın yaptıklarını söylerken, % 41’i şu anda ayda bir veya daha fazla canlı yayın yapıyor. % 85’i turnelere başlasalar bile canlı streamlere devam etmeyi planlıyor.
Son tartışmalar canlı streamlerin canlı yayın konserlerinden farklı olduğu ve canlı konserlerle entegre yeni modellerin geliştirilebileceği yönündeydi.
Gelir Artışları Yaşandı, Streaming Damgasını Vurdu
2021 yılına damgasını vuran önemli gelişmelerden birisi özellikle büyük yapım şirketlerinin gelir açıklamalarında hep artış görülmesiydi. UMG, Sony Music ve WMG bütün çeyrek açıklamalarında önemli gelir artışlarından söz ettiler. Artışlardaki en önemli gelir kalemi ise streamingti.
WMG’nin üçüncü çeyrek açıklamasına göre toplam gelirler bir önceki çeyreğe göre % 22 arttı ve bu gelir artışında dijital gelirlerin payı vardı. 2021 çeyreğinde dijital gelirler toplam gelirlerin % 67,3’ünü oluşturuyordu. Yıllık bazda % 19,3 artışla 4,544 milyon dolara ulaşan kayıtlı müzik gelirlerinde en önemli etken stremingde yaşanan gelişme idi. Yeni ve devam eden hizmetlerin güçlü performansının yanı sıra Facebook, TikTok ve Peloton gibi gelişmekte olan streaming platformlarından gelen hızlı gelir artışı nedeniyle dijital gelirler % 20,9 arttı ve 3,105 milyon doları yakaladı.
Sony Music ise üçüncü çeyrek gelir açıklamasında streaming gelirlerinin ilk kez 1 milyar doların üzerinde olduğunu belirtti. Yapılan açıklamaya göre Sony Music Entertainmet’ın üçüncü çeyrek sonunda elde edilen streaming gelirleri, 2020’nin üçüncü çeyreğine göre % 33 artarak 772,4 milyon dolardan 1,03 milyar dolara çıktı. Kayıtlı müzik ve edisyon genelinde Sony Music gelirleri, dünya çapında bir önceki yılın aynı çeyreğine göre % 19,5 artışla 1,547 milyar dolardan 1,849 milyar dolara yükseldi.
Universal da gelir açıklamasında gelirlerdeki artışı bildiren üç büyük yapım şirketinden birisiydi. Tüm bölümlerinde (kayıtlı müzik, edisyon ve diğerleri) Eylül ayının sonuna kadar üç ayda 2,153 milyar avro gelir bildirdi. Bu, sabit kurla yıllık bazda % 17,4 ve UMG’nin önceki çeyrekte bildirdiği 2,022 milyar avroluk gelire göre de % 6,5 artış demekti. Kayıtlı müzik streaming gelirleri, üçüncü çeyrekte sabit kurla yıllık % 15,2 artarak çeyrekte 1,131 milyar avroya ulaştı. Toplam kayıtlı müzik gelirleri (dinleme artı fiziki vb. dahil) sabit kurla yıllık bazda % 16,9 artarak 1,711 milyar avroya ulaştı.
Öte yandan MRC Data’nın yayınladığı “Global Music Chart Report”a göre global bazda talebe bağlı şarkı/ses streamleri % 25,9 oranında artarak 1,4 trilyondan (3 Ocak 2020-27 Ağustos 2020), 1,7 trilyona (1 Ocak 2021-26 Ağustos 2021) çıktı. Global bazda dijital şarkı satışları ise yine aynı dönem aralığı için % 14,2 oranında düşerek 291,5 milyondan 250,2 milyona geriledi.
Bazı ülkelerden yapılan 2021 yılı ilk yarı yıl gelir açıklamaları da umut vericiydi. Örneğin Amerikan Müzik Endüstrisi Birliği RIAA’nın 2021 ilk yarı yıl raporuna göre toplam Amerikan müzik endüstrisi gelirleri perakende bazda 2020 ilk yarısına göre % 27 artarak 5,6 milyar dolardan 7,1 milyar dolara çıktı. Toptan satışlara göre ise gelirler 3,7 milyar dolardan 4,6 milyar dolara çıktı. Ücretli abonelikler % 13 artışla 82 milyon adete ulaştı ve endüstri gelirlerinin yaklaşık üçte ikisini oluşturdu. Streaming ise yaklaşık 5,9 milyar dolarlık müzik geliri ile endüstri gelirlerinin % 84’ünü oluşturdu.
Almanya müzik endüstrisi ise BVMI açıklamasına göre bu yılın ilk altı ayında perakende bazda fiziki müzik satışlarından ve streamingden 903,8 milyon avro (yaklaşık 1.094 milyar dolar) gelir elde etti. Bu rakam, yıllık % 12,4 artışa denk düştü. Streamingin toplam gelirdeki payı ise % 70,6 idi.
Bu rakamlar, özellikle canlı sektör dikkate alındığında her ne kadar 2020 ve 2021 yılı müzik endüstrisi açısından sıkıntılı bir dönem olsa da 2021 yılı kayıtlı müzik gelirlerinde ciddi bir artış yaşanacağının bir işareti olarak görülebilir.
Türkiye Streaming’de İlk Üç Ülke Arasında
MRC ve Billboard işbirliği ile 2021 yılı ilk yarısının verileriyle hazırlanan rapora göre Türkiye streaming pazarında en hızlı büyüyen üçüncü ülke oldu. Birinci sırada Japonya, ikinci sırada ise Polonya vardı.
MRC Data’nın Eylül ayında yayınlanan Global Music Chart Report adlı raporunda ise tüketici trendleri bakımından da Türkiye streamingde yine üst sıralarda idi. Raporun Global Metrics/Consumer Trends bölümüne göre, tüketici trendlerinde Türkiye global streaming pazarında en hızlı büyüyen ikinci ülke oldu.
Türkiye 2021’in dikkat çeken pazarları arasındaydı. Özellikle dijital alanda yaşanan ciddi artışlarla dünya pazarındaki mevcut konumunu geliştirdi.
IFPI’ın Global Müzik Raporu’nun 2021 değerlendirmesine göre Türkiye sayfası 2020 yılında oldukça yüksek gelirleri gösterdi. Türkiye’nin toplam gelirleri 2019’a göre % 52,1 artışla 55,4 milyon dolar oldu ve dünya sırlamasında toplam gelirler bakımından 33. sırada yerini aldı.
Streaming gelirleri 2019 yılına göre toplamda % 80,4 oranında artarak 43,1 milyon dolara yükseldi. Artıştaki en büyük pay ise reklam destekli streaming gelirlerinin oldu. Reklam destekli streaming gelirleri % 216,4 oranında artarak 2019’da 1,7 milyon dolardan 2020’de 5,2 milyon dolara yükseldi. Ses streaming abonelikleri ise 2019’a göre % 80,6 artışla 16,4 milyon dolardan, 29,5 milyon dolara çıktı. Video streaminglerdeki artış da yükselişte önemli bir paya sahip oldu. 2019’a göre % 41,4 oranında artan gelirler 5,9 milyon dolardan 8,3 milyon dolara yükseldi.
2021 yılı için bu gelirlerin artacağı düşünülebilir. Türkiye’nin çeşitli yerlerde uluslararası pazarda Türkiye’nin güçlü büyüme gösteren canlı bir pazar olduğu söylemleri yer aldı. Believe Türkiye’de etkinliklerini artırırken Doğan Müzik WMG ortaklığı da ses getirdi.
Endüstri’nin Ekolojik Denge Duyarlılıkları
Ekolojik yıkım ve iklim krizi karşısında müzik sektörü özellikle uluslararası nitelikteki kuruluşlar bazında da önemli adımlar atmaya başladı. Örneğin bağımsızlar sektörünü temsil eden IMPALA Nisan ayında başlattığı sürdürülebilirlik programı ile iklim tüzüğü paketini yayınladı. Kayıtlı müzik sektörüne özgü ilk karbon hesaplama aracını geliştirme projesinin hazırlık aşamasında olduğu ve hesaplama aracının, tedarik zinciriyle birlikte yapım faaliyetlerini de kapsayacağı duyuruldu.
Playing For Change ve Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), 15 Aralık’ta Müzikle Barış: Çevre İçin Küresel Bir Etkinlik konserini duyurdu. YouTube’da yayınlanan etkinlik 110.000’den fazla görüntüleme aldı. Etkinlik, bağış toplayarak sürdürülebilir bir gelecek için harekete geçme konusunda dünyayı birleştirmek ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşılmasında ilerlemeyi amaçlıyordu.
Öte yandan İngiltere Bağımsızlar Müzik Birliği AIM ve Yapım Şirketleri Birliği BPI iş birliği ile COP26 ve iklim kriziyle mücadele için toplu bir eylem çağrısı olan Music Climate Pact yani Müzik İklim Paktını başlattılar.
Ekoloji ve çevre duyarlılığı artık müzik endüstrisinin önceliği haline geldi. Büyük şirketler de Müzik İklim Paktı’na imza atarak konserlerde plastik kullanımların azaltılmasından elektrikli araç kullanımına kadar çevre kirliliğine yol açan unsurları tartışmaya başladılar. Öyle ki müzikle entegre olmaya başlayan NFT gibi yeni teknolojik gelişmelerin bile ekolojik etkileri tartışılır hale geldi.
Teknoloji Ve Müziğin İş Birliği
Müzik ve teknoloji iş birliği ilk adımlarını pandemi öncesinde attı ve pandemi döneminde ivme kazandı. 2021 yılı teknoloji şirketleri ile müzik dünyasının gittikçe daha çok entegre çalışmasının örneklerini gördü.
Müzik dünyasının teknolojiye kolay adapte olması ve geleceğini şekillendirme yeteneği, teknoloji şirketlerinin bu alanda iş birliklerine yönelmesinin önünü açtı. Oyun dünyası ve yılın son aylarında atak yapan NFT’lerle birlikte metaverse yeni yatırım alanı haline geldi. Büyük yapım şirketleri ardı ardına herhangi bir teknoloji firmasıyla ortaklıklarını açıkladılar. Örneğin yılın en son gelişmelerinden birisi UMG ile lider avatar teknoloji şirketi Genius’un anlaşmasıydı. Bu anlaşma ile beklenen UMG’nin ikonik sanatçı kadrosu avatarlarıyla ve onlara ilişkin dijital giyilebilir ürünler ile metaverse’e dahil olması idi.
İş birlikleri sadece büyük yapım şirketleri ile sınırlı kalmadı. Oyun dünyası müzik alanındaki gelişmeleri dikkate aldı ve onlar da teknolojik yatırımlarını geliştirdiler. Roblox İnsomniac iş birliği ile Electronic Daisy Festival metaverse’e taşındı. Epic Games de metaverse için Harmonix’le iş birliği yapan firmalar arasındaydı.
Metaverse ve NFT yılın son döneminin en çok konuşulan ve tartışılan konuları arasındaydı. Facebook, Spotify gibi platformlarda bu yönde yenilikçi yaklaşımları ile 2022’de neler yaşanacağının habercisi niteliğindeydi. Facebook kendi metaverse’ni kurdu. Zuckerberg bir açıklamasında Facebook’un sosyal medya şirketi olmaktan metaverse şirketi olmaya geçmeyi hedeflediğini söylemişti.
Yılın son aylarında özellikle NFT’ler gündemden düşmedi. Metaverse’lerle birlikte 2021’in son dönemine damgasını vuran NFT dünyası başlangıçta müzik endüstrisine uzak gibi dursa da son dönemde ciddi ölçüde bu dünyanın içinde yer aldı. Örneğin Whitney Houston’un 17 yaşında doldurduğu yayınlanmamış plağının NFT satışı rekor kırdı. Distrokid ilk NFT koleksiyonu “Sellouts”u 9.990 sanatçı için satışa sundu.
Son olarak Rap şarkıcısı Snoop Dogg’un metaverse ortamındaki evine komşuluk hakkı veren NFT’nin 450.000 dolara satıldığını da hatırlayalım.
Katalog Yatırımları
Kuşkusuz katalog veya repertuar yatırımları da yılın önemli gelişmeleri arasındaydı. Büyük yapım şirketlerinin müzik dünyasının büyük isimlerinin kataloglarına yatırım yapmalarının yanı sıra, Believe, Kobalt gibi önemli dijital dağıtım platformları ve edisyon şirketleri de geniş repertuar içeren kataloglara yatırımlar yaptılar. 2020 Aralığında Bob Dylon kataloğunun 300-400 milyon dolar arasında UMPG tarafından satın alınmasının ardından yine bu tutarlarda alımlar 2021 yılında da gerçekleşti. En son Bruce Springsteen kataloğunun 500 milyon dolara yakın bir rakamla Sony Music tarafından satın alındığı duyuruldu.
Müzik Dünyasında Yeni Pazarlar
Yeni pazarların keşfi pandemi süreci öncesinde özellikle Çin pazarındaki potansiyelin keşfi ile başlamıştı. Ardından Hindistan devreye girmiş ancak pandemi ile yeni pazar açılımları ara vermişti. 2021 yılı bu pazarların keşfi ve dünyaya açılımı açısından önemli bir yıl oldu. Özellikle Orta Doğu ve MENA ülkelerinin dünya müzik endüstrisine entegresyonu için önemli adımlar atıldı.
Yeni pazarların açılımı ağırlıklı olarak ülkelerin yerel firmaları üzerinden gerçekleşmekle birlikte büyük şirketlerin yerel ofislerini açmaları aracılığıyla da sağlandı.
Örneğin Hindistan şirketi Nirvana Dijital, Amerika’nın dijital dağıtım şirketi Create Music Group tarafından satın alındı. Hindistan müzik şirketi Times, Triller’la anlaşma yaptı. Believe Digital Music, Hindistan’ın önemli müzik şirketlerinden Venus Music’i satın alırken, İngrooves doğrudan pazara girdi.
Müzik Sektörünün önemli şirketi Universal ise Fas’ta ve İsrail’de yerel ofisler açarak MENA (Orta Doğu ve Kuzey Afrika) bölgesinde atak yaptı. Aynı zamanda Universal Music Group, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesindeki sanatçıları, sesleri ve zengin müzik kültürünü dünyanın dört bir yanındaki izleyicilerin keşfetmesi, tanıması ve desteklemesi için yeni kurduğu yapım şirketi “Universal Arabic Music”, UAM’ın kurulduğunu duyurdu.
Sony Music Entertainment Orta Doğu da streaming platformu Anghami ile “Vibe Music Arabia” adlı yeni ortak girişimlerini başlattılar. Öte yandan Sony Music, Güneydoğu Asya sanatçılarına yönelik olarak Offmute adında yeni bir marka başlattı. Offmute, Güneydoğu Asyalı sanatçılarına ait müziklerin güçlendirilmesi ve güçlü bir bölgesel kitle tabanı oluşturulması konusunda desteklenmek üzere kuruldu.
Warner Music Group ise, Arap dünyasının önde gelen bağımsız şirketi Rotana Music’e yatırım yaptığını açıkladı. Ayrıca Warner Chappell Vietnam ofisini açtı. Warner Grubu’nun bağımsızlara yönelik şirketi ADA ise ADA Rusya ve ADA İtalya olarak faaliyete geçti. Warner Music Group Moskova merkezli Zhara Music’i satın aldığını ve Moskova merkezli plak şirketinin “Atlantic Records Russia” adıyla Atlantic Records’un Rusya bölümü olacağını duyurdu.
2022 Geliyor
Yukarıda bahsi geçmeyen önemli konular arasında streaming platformlarının AI teknolojilerini ve tüketici deneyimlerini de dikkate alarak uzamsal ses uygulamaları gibi yeni uygulama geliştirmeleri ile özellikle Z kuşağına hitap eden TikTok popülerliğinin ardından sosyal medya platformlarının kendilerini yeni nesil Z kuşağına adapte etme yönündeki uygulama geliştirmeleri yer alıyor. Öte yandan analizimizde değinmemekle beraber podcast yatırımları ve sesli uygulama yatırımlarının varlığı bir tehdit gibi görünse de müzik endüstrisiyle entegrasyonu kaçınılmaz. Özetle geçtiğimiz 2021 yılı 2022’deki gelişmelere ışık tutuyor gibi görünüyor.
Özellikle kayıtlı müzik açısından, teknolojiyle entegre, yeni gelir kaynaklarının önünü açıcı, yenilikçi yaklaşımlarla birlikte önemli, yeni gelişmelere gebe bir müzik endüstrisinin bizi beklediği aşikar.