Artık normalleşmenin konuşulduğu bu dönemlerde müzik endüstrisi de yeni normallerini arıyor. Canlı müzik sektörü konserlere dönmeyi tartışmaya başladı. Sosyal mesafeli ilk konser Live Nation tarafından Arkansas’da gerçekleştirildi. Live Nation Kanada’da da sosyal mesafeli konserleri organize etmeye hazırlanıyor.
Kimileri bu konuda iyimser ancak kimileri de karamsar.
Boston’da toplamda 5.000 koltuklu iki tiyatro sahnesi olan Boston Bosh CEO’su Joe Spaulding açılacak son endüstri grubu olacaklarından emin. Kalabalık kitlelere hitap eden bir sektör olarak araya sosyal mesafe koymanın imkansızlığından söz ediyor. Bu hem izleyiciler açısından böyle hem sahne gerisinde çalışanlar, müzisyenler veya aktörler açısından. Salonlarını 2021-2022 döneminde açmayı planlıyorlar.
Uzun zamandır Alice Cooper’ın kişisel yöneticiliğini ve menajerliğini yapan Toby Mamis yeni normalin ne olduğunu kimsenin bilmediğini söylüyor ve Alice Cooper’ın yeterince insan aşılanana kadar beklemesi gerekebileceğini söylüyor. Canlı müzik sektörü için en iyi senaryoyu göremediğini ekliyor.
David Bowie’nin yapımcısı Tony Visconti ise iyimser düşünenlerden. Aşı bulunduğunda konserlerin de tekrar düzenleneceğini düşünüyor ve şimdilik, güvenli bir şekilde dışarı çıkıp tekrar sahne alma zamanı gelene kadar dikkatli olmalıyız ve her şeyden önce sabırlı olmalıyız diyor.
Ancak Tüketiciler Konserlere Gitmek İstiyor
Beverly Hills, Kaliforniya merkezli bir Amerikan etkinlik organizasyon şirketi Live Nation ve etkinlik bilet satışlarını gerçekleştiren TicketMaster canlı müzik hayranlarına yönelik bir araştırma yaptılar. Anket iki yönlü hazırlandı. Canlı müzik etkinliğine giden 9,985 kişi ile Amerika TicketMaster’ın üyesi 8.037 kişi arasında.
Canlı müzik etkinliğine gidenler % 91 oranında covid-19 sonrası bir konsere gitmeyi bekliyor. Çin’de bu oran % 95, Meksika’da % 92, Güney Kore’de % 92, Almanya’da % 91, İngiltere’de % 91, Amerika’da % 90, Yeni Zelanda’da % 89 ve İtalya’da % 87. Z kuşağında bu oran % 90, Y kuşağında % 92, X kuşağında ise % 89.
Her 10 bilet sahibinden 9’u ise halen bilet aldıkları şova katılmayı umuyor. Bilet sahiplerinin % 79’u kovid kısıtlamalarının askıya alınmasından sonra 4 ay içerisinde canlı müzik etkinliğine katılabileceğini düşünüyor.
Ankette canlı streamlerin bu dönemde yardımcı olduğu ancak canlı konser etkinliğinin yerini tutmadığını da ortaya koyuyor. Ankete katılanların % 81’i bir canlı müzik etkinliğine gitmeyi planlama konusunda istekli. Canlı stream izleyenlerin % 72’si konserleri dijital olarak izlemenin canlı müzik etkinliğine gitmeyi tetiklediğini söylüyor. % 85’i ise canlı streamlerin veya videoların canlı katılım deneyimlerinin yerini tutamayacağı kanaatinde.
Canlı Konser Organizatörleri Gelir Kaybediyor
Yakın bir zamanda dünyanın en büyük canlı etkinlik organizasyon şirketi Live Nation yıllık raporunu açıkladı. Şirket yılın başında son derece olumlu yönde giden çizginin pandeminin etkisiyle birden değiştiğini belirterek üç aylık gelirlerinin % 21 düştüğünü ve 1,37 milyar ABD Dolarında kaldığını söyledi. Konser gelirlerindeki düşüş % 25 (toplam gelir 993,4 milyar ABD Doları), bilet satışlarından elde edilen gelirlerdeki düşüş ise % 16 (toplam gelir 284,3 milyon ABD Doları).
Öyle ki şirket, operasyonel yükünü azaltmak ve maliyetlerini düşürmek için ekibinin % 20’sini (2.100) ücretsiz izne çıkardı.
Biletleme şirketi olan Eventbrite’ın açıkladığı mali sonuçlar da şaşırtıcı değil. Pandemi nedeniyle birinci çeyrek dönemde gelirleri % 40 düşüşle 49,1 milyon ABD Doları düştü. Şirket 146,5 milyon ABD Doları net zarar açıkladı. Kayıpların öncelikle pandemi nedeniyle iptal edilen bilet iade ödemelerinden ve bilet satışlarındaki düşüşten kaynaklandığı belirtildi. Öte yandan pandemi dönemiyle hızlı bir şekilde online etkinliklere yönelen Evenbrite online etkinliklerde ciddi bir artış olduğunu da belirtti ve yayınlanan günlük çevrimiçi etkinliğin yaklaşık 20.000 civarında olduğunu bildirdi. Nisan ayı çevrimiçi etkinliklerde yıllık % 2000 civarında bir artış oldu. Ancak şirkete göre bunun getirisi sınırlı kaldı.
Sosyal Mesafeyle Konserler
Elbette ki müzik endüstrisi de pandemi sonrası yeni normallerini ortaya koyacak. En çok konuşulan ise seyirci kapasitesinin düşürülmesi, sosyal mesafe ile konserlerin gerçekleştirilmesi.
Ancak Güney Carolina Üniversitesi Sahne Sanatları Tıp Derneği Başkanı ve Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Başkanı olan Dr. Lucinda Halstead, COVID-19 aşısı olana kadar şarkıcıların birlikte prova yapmasının güvenli bir yolu olmadığını söylüyor ve % 95 etkili bir tedavi için en az 18-24 ay geçmesi gerektiğini ekliyor. Halstead müzik grupları için riski ortadan kaldıracak bir mesafe çözümünün olmadığı görüşünde, bir koro için sahnede fiziki mesafe mümkün değildir diyor.
Her ne kadar sosyal mesafeli konserlere yönelik bir eğilim olsa da bunun başarılı olup olmayacağı belirsiz. Sosyal mesafeli konserlerin pandemi açısından salgının önlenmesinde bir çözüm olup olamayacağının yanısıra kapasite düşürmenin ekonomik etkileri üzerinde de durmak gerekir. Zira mekanlar için kapasiteyi düşürerek bu konserleri gerçekleştirmek ne kadar karlı olacaktır veya canlı müzik organizatörleri için.
Örneğin Amerika’da müzisyen Travis McCready ve müzisyen Lauren Brown, Arkansas’ta gerçekleştirdiği ilk sosyal mesafeli konserin katılımcı sayısı 229. Oldukça geniş bir alanda beklenenden daha az bir kalabalıkla gerçekleşen konserde salon kapasitesi % 80 oranında düşürülerek 1.100 oturma kapasitesi 229’a düşürüldü.
Yine de özellikle Amerika bu yönde hazırlıklarını sürdürüyor. Koronavirüs (COVID-19) krizi halen sürerken Etkinlik Güvenliği Birliği (ESA), etkinlik profesyonellerinin güvenli bir etkinlik organizasyonunu sağlayabilmeleri için, 29 sayfalık kapsamlı bir kılavuz hazırladı.
Kılavuz “hastalıksız bir etkinlik garantisi” vermiyor, ancak katılımcılar ve çalışanların etkinliği olabildiğince güvenli halde gerçekleştirebilmeleri için, etkinlik profesyonellerinin atabileceği yararlı ve pratik adımları içeriyor. Çalışanlar için hijyen odaklı önleyici tedbirler, en acil ve sık sık dezenfeksiyon gerektiren ekipmanlar, etkinlik alanlarına yönelik tedbirler, sahne alacaklar için mikrofonlar, sahne arkası, teknik ekipman ve ışık sistemleri gibi sık sık dezenfekte edilmesi gereken araç-gereçlere vurgu yapıyor. Bilet gişelerinde sosyal mesafe, giriş öncesi sağlık taramaları ve mekanların güvenli bir şekilde kabul edebileceği konuk sayısına (mekanın büyüklüğüne bağlı olarak) da dikkat çekilmekte.
Herkese açık kılavuz için tıklayınız.
Sosyal Mesafeli Konserler İçin Kıyafet Tasarımı
Öte yandan Amerikalı bir tasarım firması sosyal mesafeli konserlere ilişkin bir girişimde bulundu. Kaliforniya merkezli firma bir Covid-19 koruma kıyafetini tasarladı. Tasarım firmasının “Micrashell” olarak adlandırdığı kıyafet ile güvenli bir şekilde canlı konserlere ve festivallere katılımın mümkün olacağı iddia ediliyor.
Bir çeşit tehlikeli madde işinde olanlar için tasarlanan kıyafetlere benzeyen “Micrashell” hava sızdırmaz nitelikte ve uygulama kontrolünü sağlayan hoparlör ve mikrofon ile N95 filtreleme özelliğine sahip. Kaskın arkasındaki bir havalandırma deliği, hava girmesine izin veriyor ve bu hava dışarı atılmadan önce ikinci kez filtreleniyor. Şirket yetkililerinden Risueno kaskın çıkartılmaması gerektiği uyarısında bulunuyor ve bu durumda tehlike çanlarının çalacağını belirtiyor.
Tasarım şirketi konser katılımcılarına kiralamak isteyen yerler ile temas halinde olduğunu söyledi. Ancak kiralama bir sorun gibi görünüyor, çünkü her seferinde ayrıca dezenfekte edilmesi gerekecek. Ne kadar akılcı bir çözüm olduğu tartışılacaktır.
Arabalı Konserler
Canlı konserlere yeniden dönüş arayışları farklı fikirleri de beraberinde getiriyor. Konserlerde sosyal mesafe zorunluluğu, girişte vücut ısısının ölçülmesi, dezenfektan kullanımı gibi bir takım kurallara bağlı sosyal mesafe konserleri konuşulmadan önce Danimarkalı bir sanatçı bir arabalı konser organizasyonu gerçekleştirdi.
Danimarkalı şarkıcı-söz yazarı Mads Langer Danimarka Aarhus’ta 500 arabanın içinde bulunan 2.000 kişilik bir kitleye konser verdi. Konser izleyicileri Mads Langer’a araba kornolarıyla ve cam silecekleriyle selam verdiler.Bunun üzerine sanatçı, izleyicileriyle iletişim kurabilmek için anında bir Zoom konferans görüşmesi ayarladı ve görüntüler büyük bir ekranda yer aldı. Normalde 30-40.000 kişilik bir açık alanda 500 arabaya seslenen Mads Langer bu deneyiminden oldukça heyecanla bahsederken “Bu asla unutamayacağım bir şey” diyor.
Öte yandan Amerika ilk arabalı konser (drive-in concert) turunu Haziran ayında gerçekleştirecek. Elektronik müzik sanatçısı ve tanınmış YouTuber Marc Rebillet, Amerika Birleşik Devletleri’nde ilk arabalı konser turu için hazırlanıyor. “The Drive-In Tour 2020” yedi konser serisinden oluşacak ve 11 Haziran’da Kuzey Karolayna’dan başlayarak Amerika’nın çeşitli eyaletlerine doğru yol alacak. Konser biletleri satışa sunuldu. Bir araba ve iki kişilik bir geçiş için 90 Dolar, bir araba ve dört kişilik bir geçiş 165 Dolar.
Canlı Streamler ve Arşiv Kayıtları
Pandemi ile canlı stream veya sanal konser paylaşımlarının artışına şahit olduk. Canlı stream uygulamaları çok daha öncesinde müzik endüstrisinde yerini almış olmasına rağmen pandemi sürecinin en ilgi gören müzik tüketim biçimi oldu.
Sanatçıları ve hayranlarını buluşturmak için yola çıkan ve bütün dünyada etkinlikleri takip eden etkinlik platformu Bandsintown bu etkiyi ilk görenlerden. Geçtiğimiz aylarda başlattığı “Bandsintown Live” kanalı 10 milyon izleyici kitlesine ulaştı. Haftada 2 günle sınırladığı canlı streaming etkinliklerini haftada 5 güne çıkardı. Halihazırda 55 milyon kayıtlı kullanıcısı ve 530.000 kayıtlı sanatçısı bulunmakta. Platforma girdiğiniz anda neredeyse 3.000’e yakın etkinliği görebiliyorsunuz.
Sanatçılar evlerinden Instagram, YouTube, Facebook, Twitch veya diğer canlı yayın platformları aracılığıyla hayranlar için etkinlik sergileyip, sohbetler ediyorlar. Bağış kampanyalarının yanında yeni uygulamalarla ürün satışı gerçekleştiriyorlar.
Öte yandan artık normalleşme ile birlikte yeni arayışlar ve sanatçıların gelir potansiyelini artırıcı yeni düşünceler belirmeye başladı. Örneğin çevrimiçi konserler daha sık konuşulmaya başladı. Konserlerin dışarıda, bu bir stüdyoda olabilir, gerçekleştirilip canlı stream edilerek hayranlara ulaşılması mümkün.
Bu çevrimiçi canlı konserler için bilet satışları da yapılıyor. Örneğin İngiliz sanatçı Laura Marling, 6 Haziran Cumartesi günü İngiltere saatiyle akşam saat 8’de Londra’daki Union Chapel’da canlı bir solo konser verecek. İngiltere ve Avrupa’daki hayranlar için canlı olarak yayınlanacak ve konsere katılanlar bir bilet için 12 Pound ödeyecek.
Hatırlayalım Andrea Boccelli, Duomo’da yaptığı yardım konseri YouTube’da 26 milyon görüntüleme almıştı (bu bir stadyumun izleyici kitlesi büyüklüğünde). “One World: Together At Home” konseri ise yaklaşık 20,7 milyon izleyici çekmişti.
Öte yandan yayınlanmış ya da yayınlanmamış eski konserlerin yeniden yayınlanması da pandemi ile sıkça gündeme gelen bir başka uygulama. Bir çok hayran canlı ev konserleri kadar bu yayınlanmamış canlı konserlere de ilgi gösteriyor ve bunlar için ödeme yapmaya hazırlar. Dolayısıyla sanatçılar için arşiv kayıtlarının yayınlanması yeni bir gelir kaynağı olarak görülebilir.
Müzik grupların şovlarında kullandıkları kayıtların kitlelere satışını sağlamak için kurulan Exit Live şimdi canlı etkinliklerin arşiv kayıtlarını yükleyen müzik gruplarından büyük ilgi görüyor.
Önümüzdeki Dönem
Canlı müzik sahnelerinin boş kalması, sanatçıların geçim kaynakları açısından önemli bir tehdit oluşturdu ve pandemi günlerinde, izleyicilerin favori sanatçılarını desteklemelerine ilişkin yeni yöntemler her zamankinden daha önemli oldu. Özellikle dijitalleşme bunu kolaylaştırdı.
Artık fuarların ve festivallerin bile elektronik ortamda gerçekleştirildiği bu dönemde, her ne kadar kıyafet tasarımlarına kadar bir takım önlemler düşünülse de, uzun bir süre daha canlı müzik konserlerinin organize edilmesi zor görünüyor. MIDEM, “Digital Edition”la yıllardır gerçekleştirdiği fuarını çevrimiçi olarak düzenliyor. Elektronik müzik dünyasından 7.000 insanı toplayan Hollanda’nın Dancefair Konferansı 5-6 Eylül tarihlerinde 48 saatlik ücretsiz oturumlar, atölyeler, sohbet odaları ve sanal sergisi ile çevrimiçi olarak düzenlenecek.
Elbette ki bahsi geçen uygulamalar daha öncesinde müzik sektöründe denenmiş ve zaman zaman karşılık bulmuş uygulamalar. Öncesinde bunu yapan çeşitli sanatçılar oldu. Ancak pandemi ile canlı konserlerin sona ermesi ve sanatçıların hayranlarıyla buluşmalarını sağlayacak, onların gelir kaybını telafi edecek yöntemleri daha sık gündeme getirmeleri çok normal.
Bu süreçte dijitalleşme ve yeni teknolojilerin de yardımıyla sanatçıların ve müzik endüstrisinin yeni gelir getirici iş modellerini daha çok tartışacakları anlaşılıyor. Son derece sıkıntılı geçen pandemi günlerinde müziğin ne kadar önemli olduğu bir kez daha anlaşıldı. Pek çok insan için hayatın vazgeçilmez bir parçası olan müziğin her zaman gündemde olacağı ortada. Pandemiden en çok etkilenen eğlence endüstrisi ve bunun altında müzik endüstrisinde ekosistemin yakın bir gelecekte yeniden şekilleneceği anlaşılıyor.